Merhaba,
Turizm bakanlığımız maalesef kritik bir hata ile tam kapanma sürecinde yabancı turistlere serbestlik verdi ama bu turistlerin hangi müze ve ören yerlerine gidip gezeceğini hesaba katmadı. Yabancı turist ve yabancı turist karşılayan acenteler tam kapanma sürecinde kelimenin tam anlamıyla işkence yaşadılar. Yabancı turistlerin gezmek istedikleri yerlerin taleplerini acenteler aracılığı ile alıp gerekirse 1 veya 2 personel ile 1-2 saatliğine her hangi bir müze açılabilirdi ama karar müzelerin kendilerine bırakıldığı için öncelikle Mardin müzesi açmama kararı aldı ve Mardin’e gelen yabancı turistler Mardin Müzesi’ni gezemedi. Turizm acenteleri ve rehberlerin tüm uğraşları ve ısrarları maalesef sonuç vermedi. Mardin gibi uluslar arası turizmden payda almaya çalışan bir şehirde bu bakış açısı ne kadar doğrudur sizlere soruyorum ?
Tam kapanmada her şeye rağmen destek için Türkiye’ye gelen yabancı turist beklediğini alamadı. Yeni başlayacak olan aşılı turizm personeli ve aşı kartı uygulamasında ise bu negatif dönüşlerin etkisi olacaktır. Ortadaki bu kritik koordinasyon problemi bu aşamalarda da karşımıza çıkacaktır. Tam kapanma ve öncesinde turizm sezonu bildiğiniz gibi hemen hemen boş geçti, tam kapanma zaten malum gelende gezemedi, yemek yiyemedi ve harcama yapamadı. Yılın başından beri sektörü sorgulayan turizm çalışanları sıkıntıya düştükçe başka sektörlerde umut aramakta, belki geri dönerim ümidiyle işini bırakmak zorunda veya çıkarılmaktadır. İşletmeler küçüldükçe küçülüyor hatta işletmeci mecbur kalmadıkça masrafların artmaması için iş yerini açmamaktadır. Turizm çalışanları şimdilerde tam kapanma sonrası için umutlanmaktadır. Fakat sistemin nasıl yürüteceğine dair açıklama veya planlama duyurulmadığı için cebindeki son kuruşları atmaktadır. Olmayan rezervasyonlar kültür turizminde yaz sezonunun da zayıf geçeceğini göstermektedir. Kültür turizmi bölgesi olarak umudumuz Eylül ve Ekim aylarında. Peki hayal kırıklığı yaşayan yabancı turist bu tarihte de gelmezse iç turizm beklentileri karşılar mı ? Kesinlikle hayır.
Bu nedenle turizm sektörü emekçileri ve işverenler şimdilerde umudunu başka sektörlere çevirmekte, pazarlama, satış, mağazacılık ve hizmet sektörü gibi sirkülasyonu çok olan sektörlerde kendine yer bulabileceğini ümit eden personel Haziran ayının sonu itibariyle gözünü tamamen düzenli ama daha düşük gelirli olan bu sektörlere çevirecektir. Yıl sonunda tahminim o ki bir çok sektörde turizm çalışanlarını dağılmış halde görebiliriz. Haber akışlarında bile şimdiden iş arayan turizm işletmecileri yer almaktadır, bu durumda turizm personelini düşünemiyorum. Turizm sektörü dağılmadan önlem alınmalı, destek verilmeli ve bu dağılma önlenmelidir. Aksi takdirde turizm sektörü dağılmadan sonra yeniden toparlanmaya kalkarsa sektör deneyimsiz ve liyakatsiz kişilerle dolacak ve bu durum Türkiye turizmini köklerinden etkileyecektir.
Saygılarımla.